Pazar, Şubat 21, 2010

Ben bugün sadece düşündüm

Ben bugün 6 sene öncesine dönmek istedim, 6 sene önceki o Temmuz gecesine... Güzel ama bir o kadar da tuhaf, benim için aşk ve şefkatle, en yakın dostum içinse ölesiye heyecanla dolu o geceye..
Yanınızda duran adam ya da kadın gerçekten sevdiğiniz insansa ne kadar şanslı olduğunuzu hiç düşündünüz mü? Ben bugün bunu düşündüm, ne kadar şanslı olduğumu.. Kızsam da kırılsam da onlarca kez ayrılsak da araya başkaları girse de hep döndüğüm ve o adamın yanında olduğum için..
Kaderi değiştirmek, zamanı geri alabilmek mümkün olsaydı ne yapardınız, hiç düşündünüz mü?
Ben bugün bunu düşündüm, o geceyi geri alabilmeyi..
İyi niyetle de olsa, söylenmemiş sözleri, hakkında konuşulan kişiye iletmek için 6 sene boyunca yaşadığım her şeyi acısıyla, tatlısıyla, gözyaşlarıyla, hastalıklarla dolu o 6 seneyi yeniden yaşamaya razıydım..
Ağladım hıçkırarak, ağladık birbirimize sarılarak.. Kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmemiştim. Her zaman yanımda olan, her zaman dimdik duran, aramızda ne geçerse geçsin bana her zaman dayanacak gücü veren kardeşim yerine koyduğum insanın çaresizliği beni perişan etti.
O Temmuz gecesi çarpıldığı ve hiç unutmadığı adama yazdığı o mektup ve aldığı cevap beni derinden sarstı..
Ne yapacağını bilemeyen ve yardım bekleyen en yakın dostunuza verilecek cevabınızın olmamasının ne kadar acı olabileceğini hiç düşündünüz mü? Ben bugün bunu yaşadım, düşünecek fırsatım olmadı..
Hiç beraber olamasalar da her zaman bir çift olarak gördüğüm çok sevdiğim iki insan, iyi niyetle de olsa söylenmemiş sözler yüzünden istemedikleri halde ayrı hayatlar seçtiler..
Kaderi değiştirmek, zamanı geri alabilmek mümkün olsaydı ne yapardınız, hiç düşündünüz mü?
Ben bugün sadece bunu düşündüm...

Pazartesi, Şubat 15, 2010

Bir erkekle aynı evi paylaşmak

Aslında tembel filan değilim Sadece yazamıyorum bu aralar, zamanım yok.. Evi sevdicekle beraber yaşamaya göre düzenliyorum, eski eşyalara veda ediyorum, dolapları boşaltıyorum, onun kocaman kıyafetlerine yer açmaya çalışıyorum :)
Çamaşır makinesi sürekli çalışıyor, buzdolabı hiç olmadığı kadar dolu, çaydanlık fokurduyor sürekli ve hep kirli birkaç tabak oluyor salondan mutfağa giden yol güzergahında..
Televizyonun sesi sonuna kadar açık, haftanın lig maçlarının özetleri izleniyor..
Rahatsız gibi anlatıyorum ama kesinlikle değilim.. Yalnız yaşayanlar, bazen evde birinin daha olmasına tahammül edemezler bilirim ama ben alıştım.. Komik geliyor hatta...Titizliği bi kenara bıraktım, istediği yerde yesin, istediği yerde içsin, sefası olsun...
Bu kez yapabilecek miyiz diye merak ediyorum. Birbirimizi boğmadan, beraber mutlu yaşayabilecek miyiz ..?