
Yıllık izindeydim ve içimden bilgisayara bakmak bile gelmedi. Dalışa gittim, balıklarla oynadım, akşamları rakı keyfi yaptım, arkadaşlarımla buluştum, dolu dolu güldüm, mutlu oldum ve geri döndüm. Her şey keyifliydi ta ki yine cebimde para kalmadığını ve kredi kartlarımın limitlerini dolduğunu görene kadar...
Ama yapılacak bişi yok bu durumda, hızla metropol insanı halime döndüm. Sabahın köründe işe gitmek için yola çıktım. Normal mesaiden 1,5 saat önce çalışmaya başladım ve büyük olasılıkla geç de çıkacağım. Öteki iznime kadar günler bu şekilde geçecek.
Bazen düşünmeden edemiyorum, her mesleğin zor yanları vardır elbet ama keşke gecesi gündüzü belli olmayan bir iş yerine öğretmenlik vs.. gibi daha saatli bişi seçseydim. Kader işte...